Arsa Vakıf’ta, AKP’li üyeler ise sınıfta kaldı

Sonucu merakla beklenen oylamanın kaderini AKP’li üyelerin ret,  MHP’li meclis üyelerinin ise çekimser kalmaları belirledi. Arsanın Esenyurt halkına iade edileceği beklentisi boşa çıkınca

‘Arsa Vakıf’ta, AKP’li üyeler ise sınıfta kaldı’ yorumlarına neden oldu.

Toplantıda konuşan Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, mecliste grubu bulunan partilerin meclis üyelerine seslenerek, 25 dönümlük arsaya ilişkin verecekleri kararın 160 bin Esenyurtlu çocuğun geleceğini ilgilendirdiğine vurgu yaptı. Esenyurt’ta 04- yaş arasında 97 bin, 4-9 yaş arasında ise 60 bin civarında çocuğun yaşadığına dikkat çeken Belediye Başkanı Bozkurt, bu çocukların geleceği için yeni okul alanlarına ihtiyaç duyulduğunu anlattı.

AK Parti Grubu’nun bir aydır üzerinde çalıştığı Komisyon Raporu’nda, AK Partili Hukuk Komisyon üyeleri, Sayıştay’ın söz konusu arsa tahsisine ilişkin yaptığı olumsuz değerlendirmeye ve hukuka aykırılığa da değinerek 25 dönümlük arsanın yeniden Esenyurt halkına kazandırılmasını içeren Başkanlık Teklifi’nin aksine arsanın ilgili vakıfta kalması gerektiğini içeren görüşlere yer verdi.

‘’Bunun adı hülledir’’

Meclis oturumunda söz alan İYİ Parti Esenyurt Belediye Meclis Üyesi Enver Demir konuyla ilgili olarak 'Arazinin tahsis edildiği vâkıfa Kadıoğlu ve Özyurt soyadlı kişiler mütevelli heyeti olarak katılıyor. Yani önce vâkıfa arazi tahsis ediliyor sonra vakfın yönetimi ele alınıyor. Bunun adı hülledir. Kısacası dönemin belediye başkanı kendi vakfına arazi tahsis ediyor. Bu yanlıştır ve bu arazi tahsisi iptal edilmelidir. Bu tahsis yapılırken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayı yoktur. Tahsis tarihinden bu yana 8 yıl geçmesine rağmen arazide herhangi bir işlem yapılmamıştır.

‘’Lise kampüs projemiz var’’

Tahsisin sağlık, eğitim, sosyal hizmet ve turizmi geliştirecek projeler kapsamında olması gerekirken herhangi bir proje için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayı alınmamıştır. Esenyurt’ta bildiğiniz gibi eğitim alanında ciddi sıkıntılar vardır. Ortalama sınıflarımızda 50 ile 60 öğrenci bulunmaktadır. Yani okullarımız yetersizdir. Bu sıkıntıların bir nebze dahi olsa giderilebilmesi için bu araziye ilişkin lise kampus projemiz vardır. Bu proje kapsamında 7 adet lise binası yapılarak Esenyurt’taki liselerin tamamı birleştirilecek ve oraya taşınacaktır. Özellikle Esenyurt’taki ilk ve ortaokullarda bir rahatlama sağlanması için hedeflenmektedir. Ülkemizin sosyo-ekonomik olarak sürdürülebilir kalkınması için de bu konu önem taşır.’’ dedi.

‘’CHP grubunu samimi bulmuyorum’’

İYİ Parti Esenyurt Belediye Meclis Üyesi Enver Demir’in ardından söz alan Hukuk Komisyonu’nun Başkanı Kadir Çakır da konuya ilişkin hâlihazırda devam eden yarım kalmış ya da tahrip edilmiş okulların tadilatlarına değindi. Çakır: ‘’ CHP grubunu samimi bulmuyorum. Biz AK Parti olarak Milli Eğitim Bakanlığı’na, İlçe Milli Eğitim’e ve size 22 tane okul arazisi yeri gösterdik. Yapılmış veya yapılacak okul çalışması var mı yok mu bu bize bildirilmedi. Stratejik planla ilgili çalışmalarınız var. Önümüzdeki 5 sene ile alakalı 4 tane okul yapmayı düşünüyorsunuz. Bu okullar için her biri 5 milyondan toplam 20 milyonluk bir bütçe belirlemişsiniz. Bu belirlediğiniz bütçe hâlihazırda devam eden yarım kalmış ya da tahrip edilmiş okulların tadilatına bile yetmiyor açıkçası.

‘’Bizi mütevelli heyeti ilgilendirmiyor’’

O yüzden eğitim-öğretim noktasındaki iddianız çok samimi değil. Çünkü bizim yeteri kadar eğitim-öğretim alanımız var, 22 tane sunduğumuz lise, ortaokul alanımız var. Bununla alakalı bir çalışma yokken 25 dönümlük üniversite arazisinin tahsisin iptalini talep ediyorsunuz. Biz üniversitenin Enver Bey gibi kişilere veya mütevelli heyetine takılmıyoruz. Burası bir kamu tüzel kişiliği bizi mütevelli heyeti ilgilendirmiyor. Bunlar yaptıkları her hareketten dolayı YÖK’e sorumlular bize değil. Bunlar amaçladıkları yerde herhangi bir üniversite inşa etmezlerse üniversitenin kapatılması ve tüm mallarına YÖK tarafından el konulup devlet üniversitesi statüsüne çevrilmesi konusu gündemde. Aslında bu konunun bizim meclisimizin gündemine gelmesi çok hukuki değil. Hukuka aykırılık varsa belediyemiz bunu idari mahkemeye taşımalı.’’ dedi.

‘’Burası kamu tüzel kişiliği’’

AK Parti Meclis Üyesi Kadir Çakır’ın ardından söz alan AK Parti Grup Başkan Vekili Gazanfer Karakaş ise Hadımköy yol üzerinde 60 dönümlük bir arazinin olduğunu ve buraya lise kampüs projesinin daha uygun olacağını dile getirdi. ‘’25 dönümlük bir yere mi kampüs projesi daha iyi olur 55 dönümlük bir yere mi?’’ sorusunu soran Karakaş konuyla ilgili olarak şunları söyledi: ‘’Buradan siyasi bir rant elde etme düşüncelerimizi bir kenara bırakarak Esenyurt’un geleceği noktasında Esenyurt’ta bir üniversite istiyor muyuz istemiyor muyuz, Esenyurt’un adıyla anılan ve tahsis kararında da üniversitenin kesinlikle adının değiştirilmeyeceği, merkezinin, kampüsünün ve rektörlüğün ilçe dışına çıkarılmayacağı şartıyla yapıldığı bir tahsis kararı ele alındığında bizim ilçemizde, ilçemizin adını taşıyan bir üniversite olsun mu olmasın mı? Kişileri bir kenara bırakın sonuçta burası kamu tüzel kişiliği… Bu arsanın planlarındaki durumu vakıf üniversitesidir. Buraya okul yapamazsınız, önce plan değişikliği şart. Plan yapalım deseniz minimum 6 ayda maksimim 4-5 yılda Esenyurt’un plan çalışmaları sürecek. Esenyurt’ta şu an yapımı yarım kalmış 8 adet okul var. Bunlara el atabiliriz.

‘’Esenyurt Üniversitesi, Esenyurt’un malıdır’’

Hadımköy yol üzerinde 60 dönümlük bir arsamız var. Bunun 55 dönümü eğitim noktasında ayrıldı ve Milli Eğitim Bakanlığı’na sunuldu. Geriye kalan 5 dönümü de Esenyurt’ta hükümet konağı yapılması noktasında İç İşleri Bakanlığı’na verildi. Yani 25 dönümlük bir yere mi kampüs projesi daha iyi olur 55 dönümlük bir yere mi? Sonuç olarak biz yıkmaktan değil yapmaktan yanayız, hesaplaşmaktan değil barış ve uzlaşmaktan yanayız. Bizim görüşümüz komisyon raporunda olduğu gibi bellidir. Biz Esenyurt’ta üniversiteye evet diyoruz. Esenyurt Üniversitesi’nin Esenyurt’un malı olduğu düşüncesindeyiz. Sonuçta bu bir kamu tüzel kişiliğidir ve kimsenin tekelinde, kimsenin tapusunda değildir. bu arsa tahsisi yapılırken dönemin CHP'li meclis üyeleri de oy vermişlerdir. Siz de o dönem CHP ilçe başkanıydınız ’’ dedi.

‘’Çocuklar bizim umudumuz’’

Yapılan değerlendirmelerin ardından son konuşmayı Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt yaptı. Esenyurt’taki çocuk nüfusa ilişkin rakamlar veren ve eğitim alanı konusundaki ihtiyaçları anlatan Başkan Bozkurt şunları söyledi:‘’Esenyurt’ta 0-4 yaş arasında 97 bin çocuk yaşıyor 2018 verilerine göre. Yani dört sene sonra bu çocuklar dokuz yaşına gelecekler. 4-9 yaş arasında ise 60 bin civarında çocuğumuz var. Bu şu demek her okul döneminde, dört yılda bir aşağı yukarı 37 bin kişilik bir çocuk nüfus geliyor. Şu an sınıf mevcutlarının ortalama 60 kişi olduğunu az önce Emine Hanım rakamlarla anlattı. Eğer bir şey yapmaz isek, o çocukların elinden tutmaz isek hiçbir umudum kalmaz. 0-9 yaş arasında 160 bin çocuk, Bulgaristan’da bile o kadar çocuk yoktur bence. Dolayısıyla bizim vicdanen, hukuken, ahlaken siyaset yapmamamız gereken tek yer burasıdır. Yaptığımız her bir yanlış o çocukların hayatlarını karartacak.

‘’O zamanki kararı AK Parti aldı’’

Sayıştay incelemiş ve demiş ki “Bu tahsis yanlıştır!” Ve diyor ki yine “Eğer 2-3 yıl içerisinde yapmadıysan bunda bir kötü niyet vardır, burası başka amaçlarla kullanılacaktır.” Bununla ilgili emareler var mı? Evet var. O işin işleyişine baktığınızda benim yüreğim sızlıyor. Nakipoğlu ailesi var kimlerdir bilmiyorum, tanımıyorum ama bildiğim kadarı ile okul yapan da bir aile. Ondan sonra bu kişileri caydırmak için bir encümen kararı alıyorlar. Adamlar artık uğraşmak istemiyor, lanet olsun diyor, alın vakıf sizin olsun diyor, vakfı terk edip gidiyorlar. Sonra başka bir karar alınıyor. O zamanki kararı Cumhuriyet Halk Partisi almadı ki, AK Parti aldı. Yanlış dediğiniz karara aslında siz imza attınız. Bakın arkadaşlar Esenyurt’ta 160 bin çocuğun hayatıyla oynuyoruz, 160 bin çocuğun.

‘’Karar sizin vicdanınıza kalmış’’

Beni birisi aradı, dedi ki “Ya bir üniversite satışa çıkartılmış 100 milyon değerinde bir arsası varmış, bu arsanın durumu nedir?” Demek ki envanteri kabul edip vakfı birilerine devretmeye çalışıyorlar. Biz bu işin bileşeni mi olacağız? Bize ne! Esenyurt Belediyesi’ne 1 milyar 200 milyonluk taahhütle iş yapmış bir kişi ve geçmişte o belediyenin yönetiminde bulunan kişinin olduğu bir vakıf, diğer tarafta da 160 bin çocuk. Karar sizin. Vicdanınıza kalmış bir şey.
Ben bunu sonuna kadar götüreceğim! Ne demek bu? Bugüne kadar el kaldırmadım ama bugün bu tahsisin iptali için el kaldıracağım, cezasını çekmeye de razıyım. Bunu yapmazsak ne olacak? Zaten bir tıp fakültesi var, İstinye Tıp Fakültesi var orada! Tıp fakültesini kazanan kaç tane Esenyurtlu var? 20, 30, 50, 10? Yok. 160 bin mi ve bu 160 binin içinden tıbbı, mühendisliği, avukatlığı, hukuku ve diğer dalları kazanabilecek 3 bin, 5 bin, 10 bin genç mi hazırlayalım yoksa bu kişilere burayı tahsis mi edelim? Karar sizin.

‘’Ya iki kişinin geleceği ya da 160 bin çocuğun’’

Tahsisin yanlışlığı ortada, eğitim ihtiyacını söyledim, yanlış ilişkiler de gayet açık ve ortada. Bu konuda özellikle Milliyetçi Hareket Partili arkadaşların, özellikle kendisini vatansever, sonsuz inanıyorum, biraz önce kamu yararından bahsettiniz, sizin vereceğiniz karar tamamen bunun sonucunu belirleyecek. Tabii ki AK Partili arkadaşların kararları da diğer arkadaşlar kadar önemli ama onlar anladığım kadarı ile bir grup refleksi ile davranma oluşmuş inşallah öyle değildir. İnşallah buradan doğru bir sonuç çıkar, çıkmazsa kararı yeniden meclise iade edeceğim, usul bu çünkü “Neden mahkemeye götürmüyorsunuz?” usul bu. Tekrar iade edeceğim, eğer oradan da aynı karar çıkarsa mahkemeye götüreceğim, ondan sonra da arkadaşlarımız yetkilerini kötüye kullanıyor diye gereğini yapacağım. Burada kesinlikle kamu yararı var! Şüphe hiç götürmez! Söyleyeceklerim bu kadar, gerisini sizlerin vicdanına bırakıyorum, karar sizin! Oyunuzu, ya geçmişte 1.2 milyar iş yapmış bir firma ile o belediyenin başkanına vereceksiniz, ya da 160 bin çocuğun geleceğine vereceksiniz, karar sizin.” dedi.