Apolet Polemiği ve Sonrası

Bugün tarih yapraklarını biraz geriye doğru çevirerek Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Cumhurbaşkanı adaylarının propaganda çalışmaları çerçevesinde yaptıkları konuşmalar ve akabinde o güne damga vuran gelişmelerin yaşandığı günü gösteren 31 Mayıs 2018 de durdurma gereği duydum. O gün neler oldu? Kim ne yaptı? Kim kimin için ne söyledi?  Kim söylenenlere nasıl cevap verdi? Ve sonrasında neler oldu? Gelin hep birlikte hatırlamaya çalışalım.

31 Mayıs günü Ak Parti genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Malatya’da Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu tarafından organize edilen iftar yemeğine katıldı. Bu davette coşkulu bir konuşma yaparken her zaman olduğu gibi yine Ana Muhalefet partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için söyleyeceklerini esirgemedi. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakibi olan CHP adayı Muharrem İnce'yi kastederek '' CHP'nin başındaki zatın çıraklarına Türkiye emanet edilmez,, dedi. Daha cümleler havada uçuşurken,  salonda gülüşmeler eşliğinde uğultu ve alkış tufanı koptu.  İşte ne olduysa salonda bulunan konukların avuçları patlayıncaya kadar sürdürmüş olduğu o alkış hadisesinde sonra oldu. Peki, bunda yadırganacak ne var diyenler varsa, hatırlatalım. O gün protokolde oturanlar arasında bir kişi vardı ki,  birkaç saat sonra kopan fırtınanın tek sebebiydi.  Protokolün ön sırasında yer alan o kişi Türk Silahlı Kuvvetlerin önemli isimlerden 2'ci Ordu Komutanı İsmail Metin Temel'den başkası değildi. Orgeneral İsmail Metin Temel, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin en kapsamlı sınır ötesi harekâtların, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarının sevk ve idaresinden sorumlu önemli bir komutandı. Türk Silahlı Kuvvetlerin çok önemli komuta kademesinde bulunan General, Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasına gülücükler saçarak alkış tutmuş ve adeta siyasete gönül vermiş bir Ak Parti neferi gibi acemice bir tavır sergilemişti. Ve bunu gören CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'yi rakibi Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini eleştirdiği konuşmasını alkışladığı için İsmail Metin Temel’e, karşı " Türk ordusunun generali misin, Ak Parti'nin il başkanı mısın? Herkes haddini bilecek, herkes kurallara uyacak. Herkes anayasaya, yasaya uyacak. Bir general öyle bir şey yapamaz. Onun apoletlerini sökeceğim'' ifadesini kullanma noktasına getirdi. İnce'nin bu hararetli çıkışı Recep Tayyip Erdoğan'ın generali sahiplenme refleksini ortaya koymasına neden oldu. Bunu seçim meydanlarında güçlü bir propaganda malzemesi yaptı ve çıktığı her kürsüde "Metin Temel paşamızla çok yakın bir hukukumuz var, millet İnce'ye apolet sökecek fırsatı vermez. Biz Paşamızı sana yedirmeyiz Bay Muharrem"  diyerek, sandıkta elde edilecek oransal değeri kendi lehine çevirdi. Nihayet 24 Haziran geldi çattı ve seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan oyların yüzde 52,5'ini alarak yeniden cumhurbaşkanı seçildi ve Paşa'nın apoletleri de sökülmekten kurtulmuş oldu.

Kaderin cilvesine bakın ki,  sahip olduğu Türk Silahlı Kuvvetleri gibi değerli bir kimliği unutarak, politik bir ruh haliyle hareket eden ve rakibini yerden yere vuran bir siyasetçinin sözlerini alkışlayan Metin Temel Paşa,  henüz sebebi açıklanmayan bir nedenle yine aynı iradenin attığı imzayla pasif göreve çekildi.

Gelişmeler bu mecrada seyrederken, 30 Aralık'ta Oda TV'de Müyesser Yıldız 'ın duyurduğu gibi''15 Temmuz'dan bu yana Temel ile Hulusi Akar ve Yaşar Güler arasında çeşitli sıkıntılar ve görüş ayrılıkları konuşuluyordu sözü ne anlama geliyor, yıllar sonra hep beraber göreceğiz…